Cüzzam, milat öncesi zamanlardan beri bilinen ve Tanrı’nın kişileri cezalandırması olarak nitelendirilen bir hastalıktır. Antik Mısır kaynaklarında hastalık tarif edilmiştir. Dünya üzerindeki en köklü hastalıklardan biri olup bedende el, ayak ve yüz bölgelerini hedef almakta ve sinir sistemini zayıflatmaktadır. Ayrıca psikolojik boyutta da hasarı büyük olmuş ve cüzzamlı hastaların toplumdan izole edilmesine, yalnızlığa itilmesine ve dolayısıyla bu hastaların hayata küsmelerine neden olmuştur.
Ghandi cüzzam üzerinde oldukça kapsamlı çalışmalar yapmıştır. Bu yüzden Ocak ayında , dünya üzerinde cüzzam hastalığının farkındalığını arttırmak için değerlendirilen bugün Ghandi’ye atfedilmiştir. Ülkemizde ise rahmetli Prof.Dr. Türkan Saylan ‘’Cüzzamla Savaş Derneği ve Vakfı’’ kurucusu olarak tarihe geçmiştir. Bu alandaki çalışmaları ile tüm dünyaya yardım elini uzatmış ve ‘’Uluslararası Cüzzam Derneği’’ kurulmasına yardım edip Dünya Sağlık Örgütü’ne hastalık hakkında danışmanlık hizmeti sunmuştur.
Cüzzam (lepra) mikrobu ilk olarak 1873 yılında Norveçli bilim adamı Dr. Gerhard Armauer Hansen tarafından keşfedildi.
Mycobacterium Leprae ile enfeksiyon sonucu oluşan bu hastalıkta gözlemlenen belirtiler şöyledir:
• Sinirler, cilt, göz, burun içi mukoza ve diğer tüm üst solunum yolu üzerinde etki
• Sinirlere verdiği hasar nedeniyle cilt altında şişkinlikler ve aylar boyu geçmeyen yaralar
• ilgili bölgede dokunma ve ağrı konusunda kayıp
• İlgili bölgede his kaybından kaynaklı yanık ve kesik gibi yaralanmalar
• Cilt yüzeyinde koyu renkte kırmızılıklar
• Kaşlarda dökülme
• Diz ve dirseklerde yara izleri
• Avuç içi kaslarda erime
Bakteriyel enfeksiyon olan bu hastalık tedavi edilmezse ileri seviyede sakatlığa ve kalıcı hasarlara sebep olur.
Bunlardan bazıları;
• El ve ayaklarda kas güçsüzlüğü ya da felci
• El ve ayak parmaklarında kısalma
• Ayakta iyileşmeyen kronik ülserler
• Görme kaybı
• Böbrek yetmezliği
• Erkekte ereksiyon bozukluğu ve infertilite
• Burun şeklinde bozulma gibi ciddi problemler
Bulaşma Şekli
Nasıl bulaştığı konusunda halen daha tam netlik yokken bilim bunun damlacık enfeksiyonu ile bulaştığını düşünür.
Tedavisi
Tedavisi uzun sürmekle birlikte mevcuttur. Her enfeksiyon hastalığında olduğu gibi doktor ve sağlık otoriteleri kontrolü altında tekil ya da çoklu antibiyotik tedavisi ile tedavi edilmektedir.